Gerek sosyal medyada yapılacak bir paylaşım için gerekse bir ürün açıklaması için olsun başlıklar içeriğin en önemli unsurudur. İçerikleriniz için dikkat çekici başlıklar oluşturmak; görüntülenme, etkileşim ya da dönüşüm hedeflerinize ulaşmak için kullanabileceğiniz güçlü bir araçtır.
Başlık haricinde içeriğin kalan kısmı harika da olsa dikkat çekici bir başlık olmadan okuyucular o içeriği fark etmeyecektir. Tam aksini düşünürsek, sadece muhteşem bir başlık kullanarak vasat bir içeriğin bile beklenen ilgiyi toplamasını sağlayabiliriz. Tıpkı yerli/yabancı basının gündelik ve önemsiz haberleri parlatmak için yaptığı gibi…
Başlığımızın Amacı Ne Olmalı?
Başlıklar pek çok yerde karşımıza çıktığı üzere insanları manipüle etmek amacıyla kullanılmamalı; çünkü okuyucu içeriği okumaya başlayıp kandırıldığını hissettiği anda hayal kırıklığı eşliğinde siteyi/içeriği terk edecektir. Belirlenen bağlığın amacı; içeriğin en önemli parçasını alıp yaratıcı bir üslup eşliğinde okuyucu ile buluşturmak olmalıdır.
Peki, bir içerikteki en önemli parça nedir? Bu noktada dönüp dolaşıp yine müşteri profilini anlamaya geliyoruz. Markasını ön plana çıkarmak isteyen bir şirketle satış gerçekleştirmek isteyen bir e-ticaret sitesinin içerik stratejisinin aynı olmayacağı gibi, kullanmaları gereken başlıklar da aynı üslupta olmayacaktır.
İşte size içeriğiniz ile örtüşen, dikkat çekici ve hedef kitlesine ulaşabilme ihtimalini artıran başlıklar hazırlayabilmeniz için birkaç öneri:
Bir Çözüm Üreten Dikkat Çekici Başlıklar Sunun
Çoğu zaman okuyucular paylaştığınız içeriği okumak için web sitenizi ziyaret etmezler. Ahmet Hakan, Ertuğrul Özkök ya da Yılmaz Özdil olmadığınız sürece herhangi bir okuyucu sabah kahvesini yudumlarken sizin nasıl bir içerik paylaştığınızı ya da yazdığınızı merak etmez.
Bir yazarın “Okuyucular içerikte ne arar?” sorusunu kendisine sıkça sorması gerekir. Bence yaşadıkları muhtemel bir problem için çözüm; zihinlerini meşgul eden bir konu hakkında bilgi arayışında olmalarıdır. Yani insanlar sizin ürününüzün ne kadar sıra dışı olduğunu görmek için içeriğe ilgi göstermez; bunu kendi ihtiyaçlarını gidermek adına yaparlar. Bu nedenle dikkat çekici başlıklar için amaç; ya bir probleme çözüm vaat etmek ya da bir ihtiyacı gün yüzüne çıkarmak olmalıdır.
Bir Harvard profesörünün dediği gibi insanlar 3 mm çapında bir matkap ucu değil, aynı ölçülere sahip bir delik isterler. Yaptığınız iş ne olursa olsun, sattığınız ürün ya da hizmetin bir ihtiyaca yönelmesi gerektiğini aklınızdan çıkarmayın.
Movexa, Amerika ve Kanada’da gerek online gerekse çeşitli perakende noktasında satış gerçekleştiren bir gıda markası… Firma bir süre önce web sitesi için bir A/B testi yaptırmaya karar verdi. Sitedeki içerikler içinse 2 ayrı format oluşturdular:
B grubunda yer alan içeriklere eklenen supplement (ek besin) sözcüğü, ziyaretçilerin bir ihtiyacına çözüm vaat etmiş olacak ki satışları neredeyse %89 oranında artırdı. Bir sözcük sayesinde satışlarda %89 artış mucize gibi değil mi?
Özetle;
- İçeriklerinizin müşterinin hangi problemine çözüm sunduğunu düşünün.
- Bu problemin çözümünün içeriğinizde saklı olduğunu başlığınızda belirtin.
Ücretsiz Sözcüğünün Gücünü Kullanın
Dikkat çekici başlıklar için sözcüklerin gücünü kullanabilirsiniz. Neoklasik ekonomi yaklaşımı kişilerin akılcı olduğu varsayımına sahiptir. Bir şeyi elde edebilmek adına ücretsiz bir alternatif sunduğunuzda, tüketici davranışları bir anda sizin yararınıza değişir.
Ücretsiz e-kitap, ücretsiz deneme sürümü, ücretsiz kargo, ücretsiz teknik destek gibi çeşitli ifadelerle müşterilerin algısını ne denli etkileyebileceğinizi biliyor muydunuz?
Seneler öne Amazon e-ticaret faaliyetlerinde ücretsiz kargo sistemini Avrupa’ya taşıdı. Neden yaptıkları bilinmez ama Fransa için kargo seçeneği ücretsiz olmak yerine 10 cent olarak bırakılmıştı. Hemen hemen tüm Avrupa ülkelerine yapılan satışlar inanılmaz bir hızla artarken, Fransa için gözle görülür bir artış gözlemlenememişti. Yalnızca 10 cent gibi sembolik bir rakam bile müşterilerin algısını olumsuz etkilemeye yetmişti.
Başlığınızda Karşılaştırmalara Yer Verin
İnsanların tepki gösterdiği içerik türlerinden bir diğeri de karşılaştırmalı olan içerikler. Bunun nedeni son derece açık; en iyisine sahip olma arzusu…
Hemen her içerik ya da başlık için bu stratejiyi uygulamak mümkün olmayabilir. Fakat elinizdeki konsept buna uygunsa değerlendirmek faydalı olabilir. Eğer yaptığınız işin en iyisiyseniz bunu kullanmak zaten son derece doğaldır. Fakat zirvede değilseniz ya da pazardan pay alma yarışındaki girişiminde bulunuyorsanız bu taktiği kullanmak için kabuk değiştirmeyi deneyin.
İnsanların bildiği ve önem verdiği bir marka/ürünle birlikte anılmak dahi sizin için bir başarı olarak değerlendirilebilir. Yalnızca bunu yaparak bile marka bilinirliğinize büyük katkı sağlayabilir ya da müşterinizin zihninde saniyeler içinde yaptığınız işe dair bir fikir oluşturabilirsiniz.
Kissmetrics geçmişte bu stratejiyi uygulayan isimlerden biridir. Neil Patel konuyla alakalı olarak şu ifadeleri kullanıyor:
“İnsanlar Google Analytics hakkında yeteri kadar bilgiye sahipti ama bizi tanımıyorlardı. Biz de Kissmetrics’i pazarlarken, onu neredeyse tüm potansiyel müşterilerimizin yakından bildiği Analytics ile sık sık kıyasladık. Bu da dönüşüm oranlarımızı %40 artırdı.”
Başlığınız Konu ile Bağlantısını Korusun
Dikkat çekici başlıklar için konuyla bağlantılı bir başlık belirlemelisiniz. Tercih ettiğiniz başlıklar gerek içerik gerekse reklam tarafında konunun özünden ayrışmamalıdır. İlgi çekmek için can alıcı ifadelere yer verebilirsiniz fakat durumu abartıp aldatıcı başlıklar kullandığınızda yaptığınız şey kendi ayağınıza kurşun sıkmak oluyor.
Dikkat çekici başlıklar için bir başka önemli husus da kullanıcının yönlendirildiği açılış sayfasının tam manasıyla ziyaretçi için optimize edilmiş olmasıdır. Mesela; bir makaleyi tıklayarak sitenizi ziyaret eden potansiyel müşteriyi alışveriş söylemlerinin olduğu bir sayfaya yönlendirirseniz hayal kırıklığına yol açmış olursunuz.
Özetleyecek olursak; kelime oyunları kesinlikle içerik pazarlamasının bir parçasıdır fakat bunu manipülasyon seviyesinde yapmamaya özen göstermeliyiz.
Başlıklarınızda Referanslarınızı Sergileyin
Dikkat çekici başlıklar için referanslarınızı kullanabilirsiniz. Bu taktik size biraz garip gelebilir ancak başlıklarınızda referanslarınızı kullanmak dönüşümlerinizi artırabilir. İnsanlar sizinle ilk defa iletişime geçtikten hemen sonra kolay kolay alışveriş yapmazlar. Özellikle internet alışverişinde güven sağlayabilmek, zaman ve çaba isteyen bir operasyon süreci olarak değerlendirilir.
Codecademy, bu yöntemi uygulayarak yazılım ile ilgilenen geniş kitlelere kendini tanıtmaya devam ediyor. Zaten başlığın amacı daha fazlasını öğrenmek isteyen insanların dikkatini çekmek…
Vodafone reklamlarında referans örnekleri yıllardır görüyoruz. Oldukça başarılı sonuçlar elde ettikleri de ortada…
Bir Vodafone TV reklamının içerik planı şu şekilde değil mi?
- Bir sorun ortaya çıkıyor.
- Sorundan etkilenen bir şirket ifşa ediliyor.
- Çözüm tabi ki Vodafone tarafından sağlanıyor.
- Şirketin 1. dereceden yetkilisinin cebi ve yüzü gülüyor.
- Ekranın her yerinden fışkıran kırmızı renkler ve seslendirme sanatçısının duymaya alıştığımız davudi ses tonu eşliğinde reklam sona eriyor.
Zaman Kavramı İçeren Başlıklar Kullanın
Dikkat çekici başlıklar oluşturabilmenin bir diğer püf noktası zaman kavramı içeren başlıklar tercih etmektir. Bir zaman zarfı içeren ve okuyucuyu bu zaman zarfı dahilinde belirli bir hedefe yönlendirebilen içerikler son derece yüksek dönüşüm sağlayabiliyor.
Bir hafta içerisinde birkaç kilo vermeniz gerektiğini düşünün! Kesinlikle okumak isteyeceğiniz içerik size bunu vaat eden nitelikte olacaktır.
Binlerce kez paylaşım alan herhangi bir içeriği ele alalım. Burada incelememiz gereken birkaç husus var:
- İnsanlar sonuç almak için uzun süre beklemek istemezler.
- İnsanlar kendileri için bir örnek görmek ister.
- Sayısal değerler görmek insanların ilgisini çeker.
Başlığınızda Sayısal Değerler ve İnfografikler Kullanın
Birçok içerik yazarı son yılların trendine ayak uydurarak rakamların etkisinden faydalanıyor. Sosyal medyada başarılı olmanın 7 yolu, web sitenizin hemen çıkma oranını düşürmenin 8 yolu, içeriklerinizin paylaşım almasını sağlayacak 10 yöntem…
Kişisel düşüncem bu içeriklerin artık çok yapay olduğu yönünde. Bu türden içerikleri okumaktan kaçınıyorum. Ancak siz farklı düşünebilir, günümüzde birçok insanın yaptığı gibi bu tür içeriklere yoğun ilgi gösterebilirsiniz.
Özetleyecek olursak; başlıklarınızla okuyucuda ilgi uyandırmak ve insanları içeriğinize çekmek için sonuçları kanıtlanmış yöntemlerden biri hala sayısal ifadeler kullanmak…
İnfografik İçerikler Zirvede
Bir diğer önemli içerik türü infografikler… Buzsumo tarafından tam 100 milyon makale üzerinde yapılan analiz ortaya bazı önemli sonuçlar çıkardı: İnfografikler paylaşılma sayıları bakımından zirvedeki yerini koruyor. Hemen ardından da liste içerikler geliyor.
Araştırmanın ortaya çıkardığı sürpriz bir sonuç da var. Nasıl yapılır içeriklerinin ve video içeriklerin paylaşılma oranları ortalamanın altında.
Liste İçerikler de Revaçta!
Liste içerikleri hemen herkes tarafından sevilen türdeki içeriklerdendir. Aksini iddia eden var mı? Peki neden?
Liste içeriklerin paylaşım almasını tetikleyen birkaç psikolojik faktör bulunur:
- Listeler okuyucunun içerikten tam olarak ne elde edebileceğini kestirmesini sağlıyor.
- Liste içerikleri düz yazıya göre daha kısa ve okuması kolay bölümlerden oluşuyor.
- Yine liste içerikler düz yazıya göre daha kesin yargı ifadeleri barındırıyor.
- Liste içerikler direkt olarak dikkat çekici başlıklar içeriyor.
İnanıyorum ki infografiklerin daha çok okunmasının ve paylaşılmasının altında yatan neden de budur. Büyük ölçüdeki bilgiyi, görsel açıdan dikkat çeken ve basit bir biçimde okuyucuyla buluşturan infografikler, içeriğin daha kolay sindirilmesini imkân sunuyor.
Kişilerin dikkat süresinin balıkların altına indiğini de göz önünde bulundurursak, bu iki içerik türünün diğerlerinden farklı olarak yaptığı şey; okuyucu yormadan ve fazla vaktini almadan mesajı net bir biçimde aktarabilmesidir. Bu nedenle paylaştığımız içeriklerin başlıklarını dikkat çekici başlıklar haline getirebilmek için söz konusu bilgiler dahilinde daha sistematik biçimde çalışırsak, beklediğimiz etkileşimi elde etmemiz de sürpriz olmayacaktır.